1943 yılında, Birleşik Krallık'ta konuşlanmış bir B-17 uçağı ekibinin yaşadıkları, öyle markajda bir hikaye ki, sinema tarihinde dikkate değer bir iz bıraktı. Amerika'dan gelip İngiltere'ye yerleştirilmiş bu ekip, Almanya'ya karşı yapacakları 25. ve son bombalama görevine hazırlanıyor. Savaşın karanlık yüzünü, insan psikolojisinin bu sert koşullarda nasıl şekillendiğini yakından görme şansı elde ediyoruz.
Film, B-17 uçağının mürettebatının bu son görev öncesi yaşadıkları stres ve tedirginliği, baş döndürücü bir gerçekçilikle aktarıyor. Bu görev, ekip için bir dönüm noktası. Çünkü başarıya ulaşırlarsa, savaşın bu çirkin yüzünden dönüp, evlerine, ailelerine kavuşacaklar.
Seyirci olarak biz de bu yolculuğa tanık oluyor, mürettebatın yaşadığı endişeyi, umudu ve belirsizliği hissediyoruz. Unutmayın, bu sadece bir savaş filmi değil, aynı zamanda insan ruhunun derinliklerine bir yolculuk. Bu nedenle, sıradan bir sinema deneyimi beklemeyin. Bu film, sizi alıp savaşın kalbine götürecek ve oradaki her türlü duyguyu, korkuyu ve gerilimi tüm çıplaklığıyla hissettirecek. Bu yüzden hazırlıklı gelin, çünkü bu yolculuk sizi değiştirebilir.
