Présidents

Nicolas, emekli bir başkan ve etkileyici bir politik figür, yeniden başkanlık koltuğuna oturmak için fikir yürütmeye başlıyor. Kendi hırslarından ziyade, ülkedeki durumu düzeltmeye yönelik bir çaba bu. Bu bağlamda, eski en büyük rakibi ve aynı zamanda başka bir emekli başkan olan François'ı ikna etmeye çalışıyor. Nicolas ve François, politik kariyerlerinin en parlak dönemlerinde birbiriyle zıt kutuplarda yer alıyorlardı. İkilinin geçmişteki siyasi kavgaları hala hafızalarda taze. Ancak şaşırtıcı bir şekilde, Nicolas, eski rakibi ve aynı zamanda eski başkan François ile güçlerini birleştirmeye karar veriyor. Bu, kesinlikle herkesi şaşırtacak bir hareket. Nicolas'ın bu girişimini anlamak kolay değil. Bu hareketiyle ya kendi egosunu ya da ülke gerçeklerinin zorunlu kıldığı bir stratejiyi mi benimsiyor bilinmez. Nicolas ve François'ın bu tuhaf birlikteliğinin sonuçları neler olacak tam olarak kestirilemiyor. Bu yolda başarıya ulaşacakları veya eski çekişmelerinin yeniden alevleneceği henüz bilinmiyor. Ancak, bu ikilinin bir araya gelmesi, bir sinemanın sürükleyici bir politik drama kapısını aralıyor. Onların yeniden başkanlık yarışına girmek için birlikte çıktıkları bu yolculuk, elbette oldukça ilginç ve çalkantılı olayları beraberinde getirecek ve izleyiciyi doğrudan merkezine çekecek.