Yeni York'un İspanyol Harlem bölgesinden iki Porto Rikolu kardeşin hikayesini anlatan bu film, salsa dansının yollarını sonuna kadar araştıran ve bu konuda sokakların en iyi dansçıları olan bu iki kardeşin trajik bir olay sonrası ayrılışını ve yıllar sonra karşıt yeniden yapılandırma sürecindeki yeniden birleşmelerini sergiliyor. Bu film, hem kentsel yenilenme hem de aile bağları üzerine güçlü ve dokunaklı bir yansıma.
Tutkulu dans sahneleri ve New York'un bir zamanlar unutulmuş bir bölgesinin canlanmasına tanıklık etmek, izleyiciyi derinden etkileyen unsurlar arasında. Sokaktan gelen ve hayatlarını salsa dansına adamış bu iki kardeşin ayrılışları ve yıllar sonra gentrifikasyonun iki farklı tarafında buluşmaları, izleyiciye ailenin ve evin önemini hatırlatıyor.
Aynı zamanda, film, kentsel yeniden yapılandırmanın çelişkilerini ve kompleksliğini vurgulamaktadır. Bir tarafta, mahallenin yenilenmesi ve gelişmesi vardır; diğer tarafta ise, bu değişimin beraberinde getirdiği çeşitli sosyal ve ekonomik sorunlar yer almaktadır. Bu konuları etkileyici bir hikaye içerisinde irdeleyen film, insanların karşı karşıya kaldığı gerçek dünya sorunlarına dikkat çekmekte ve bunları tartışma konusu yapmaktadır.
Sonuç olarak, bu film, dansın büyüsü ve gerçeklik arasında gidip gelen, güçlü karakter gelişimleri ve dokunaklı hikayesi ile izleyicilerin aklında kalıcı bir iz bırakmayı başarmış bir yapım olarak öne çıkmaktadır.
