Başlangıçta sakin ve uysal bir karakter gibi tanımlanabilecek bir adamın, geçirdiği şiddetli bir olay sonucunda yerel bir kahramana dönüşümünü izliyoruz. Sıradan bir yaşam süren bu adamın, hayatı boyunca hiç denenmediği bir eylemi gerçekleştirmesi ve sonucunda toplum tarafından yükseltildiği bir statüyü elde etmesi, beklenmedik bir hikaye akışı yaratıyor. Bu olayın ardından gelen yankılar ise ailesini sarsıyor; bu durumun özellikle ailesine ve yakın çevresine bir dizi deprem etkisi yarattığını görüyoruz.
Karakterin her ne kadar yeni statüsüne sıcak bakmış olsa da, ailesinin bu durumdan doğan sarsıntılarıyla baş etmek zorunda kalması, onun üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor. Bu şiddet eylemi sonucunda ortaya çıkan zincirleme etkileri, her bir aile üyesi farklı açılardan etkileyerek, aile dinamiklerini ve kişisel ilişkileri tekrar şekillendiriyor. Bu durumun getirdiği karmaşa ve ailesinin yaşadığı travmanın ağırlığı, sakin adamın kahramanlık statüsünden tatmin olabilme durumunu zora sokuyor.
Hikaye ilerledikçe, adamın ailesi etrafında yaşanan bu olayların kendisi ve ailesi üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde takip ediyoruz. Genel olarak, aile bireylerinin her birinin bu sarsıcı olaylar karşısındaki tepkileri, duygusal durumları ve bu durumdan nasıl etkilendiklerini izlemek, izleyiciye derin bir psikolojik analiz sunuyor.
