Bir çift, yatlarına giderken yol boyunca otostop çeken bir genç adamı alır. Koca, genç adamı gün boyunca sürecek olan yelkenli yolculuklarına davet eder. Ancak yola devam ettikçe, iki erkek arasındaki düşmanlık artar. Sonunda kaçınılmaz bir şekilde şiddet dolu bir yüzleşme yaşanır.
Bu öykü, basit bir premissi olan, ancak psikolojik çatışmalarla dolu karmaşık bir psikolojik drama. Yolculuk boyunca, iki erkeğin arasındaki gerginlik hiç azalmaz, ancak doğal olarak - ve hatta beklenmedik bir şekilde - yavaş yavaş tırmanır. Filmin ilk anından itibaren, kocanın genç adamı davet etmesi alışılmadık bir hareket olsa da, genci rahatsız edici bir kayıtsızlıkla kabul eder.
Hikaye ilerledikçe, kocanın ve genç adamın arasındaki düşmanlık artar. Koca, genç adamın varlığından rahatsız olmaya başlar ve gerginlik, genç adamın eşine olan tutumundan dolayı daha da alevlenir. Yolculuğun sonuna doğru, bu gerginlik, genç adamın kocayı açık denizde bir yüzleşmeye zorlamasıyla zirveye ulaşır.
Her ne kadar filmde yer alan şiddet dolu yüzleşme beklenmedik bir şekilde gelişse de, bu durum, iki karakter arasındaki gerginliğin boyutunu ve onların umutsuzluğunu daha da belirginleştirir. Sonuçta, bu yüzleşme, hikaye boyunca oluşan gerginliğin bir sonucudur ve izleyiciye tüm olayların psikolojik boyutunu gösterir.
Özetle, bu öykü, beklenmedik bir olayın, iki karakter arasındaki düşmanlığı artırdığı ve sonuçta şiddet dolu bir yüzleşmeye yol açtığı karmaşık ve gizemli bir psikolojik dramadır. Filmi izlerken, her bir karakterin hislerini ve eylemlerini anlamaya çalışarak, izleyici kendisini hikayenin karmaşık ve gergin dünyasına çekilmiş bulur. Bu tür bir yapı, izleyicinin filmi izlerken adeta bir dedektif gibi hissetmesine ve nihai çözümün parçalarını bir araya getirmeye çalışmasına neden olur.
