Birbirinden tamamen farklı iki kadının, erkek sorunlarıyla baş başa kaldıkları ve çareyi birbirlerinin ülkelerindeki evlerini takas etmekte buldukları bu film, izleyiciyi romantik bir düş yolculuğuna çıkarıyor. Amerika ve İngiltere'de yaşayan bu iki kadın, yaşadıkları hayal kırıklıkları ve erkeklerle olan ilişkilerindeki hüsranlar nedeniyle bir nevi "hayat değiştirme" deneyimi yaşamaya karar veriyorlar.
Bu değişikliğin ardından her ikisi de kendi yaşamlarından tamamen farklı, yeni ve heyecan verici bir ortama giriyor. Bir yerel erkek ile tanıştıkları ve ilk bakışta aşkı yaşadıkları bu yeni yaşamlarında, başlangıçta yabancı gibi görünen bu adamlarla kurdukları bağ, hayatlarına taze bir soluk katıyor.
Yeni çevrelerindeki her şeyin yeni ve farklı olmasına rağmen, aşkın evrenselliği ve gücü karşısında her iki kadın da kendilerini buluyor. Filmin başından sonuna kadar izleyiciye, acıların ve hayal kırıklıklarının üstesinden gelmenin, yeni başlangıçlara cesaretle adım atmanın ve aşkın her şeye değer olduğunu hatırlatma mesajını veriyor. Gerçek aşkın sınırlar tanımadığını, en beklenmedik yerlerde karşımıza çıkabileceğini gösteren bu film, aşkın gücüne ve değiştirme potansiyeline dair sıcak ve içten bir hikaye anlatıyor.
