Bir sinema yorumcusu olarak, karşımızda duran bu beyaz perde hikayesi, disfonksiyonel bir ailenin eksantrik üyelerini, çeşitli sebeplerle isteksizce aynı çatı altında bir araya getiriyor. Filmdeki aile, ayrık dökülmüş hayatları ve renkli karakterleri ile adeta bir mozaik oluştururken, izleyiciye de birbiriyle zıtlaşan bu karakterler arasında geçen ilişki dinamiklerini ve aile bağlarının önemini sorgulatıyor. Aynı çatı altında toplanma sebepleri ne olursa olsun, birbirlerinden son derece farklı bu karakterlerin aynı mekanı paylaşma ve birbirleriyle anlaşma çabaları ekrana son derece sürükleyici bir aile draması olarak yansıyor. Kendi dünyalarındaki karmaşanın ağırlığını taşımanın yanı sıra, birbirlerinin de bu karmaşayı taşıyabilme yeteneğine tanıklık ediyoruz. İç içe geçmiş kişisel problemler, gizli sırlar, beklenmedik itiraflar ve aile bağlarının sınaması, bu filmi izlerken duygusal bir yolculuğa çıkarmamızı sağlıyor. Film, ilişkilerin karmaşıklığı ve insan doğasının çeşitliliğini mükemmel bir şekilde tasvir ederek, izleyiciye kendisini ailenin içindeymiş gibi hissettiriyor. İzleyici olarak kendi ailemizle olan ilişkilerimizi sorgulamamızı ve belki de ailemizin değerini bir kez daha anlamamızı sağlıyor. Kısacası, bu film bir aile dramasını eşsiz bir şekilde beyaz perdeye taşıyarak, izleyen herkesi derinden etkileyen, düşündüren ve duygu dolu bir deneyim yaşatıyor.
