1941 yılında Japon hava kuvvetlerinin Pearl Harbor'a düzenlediği hava saldırısının hikayesi ve saldırının etkisini artıran Amerikan yanılgılarının ardı ardına geliştiği bir senaryo karşımızda. Film, II. Dünya Savaşı'nın ciddi bir dönüm noktasını oluşturan, Amerika'nın doğrudan savaşa dahil olmasına sebep olan bu tarihi olayın detaylarını büyük bir ustalıkla seyirciye sunuyor.
Kısaca Pearl Harbor saldırısını anlatan film, aslında çok daha derin bir analiz sunuyor. Saldırının oluşum sürecinde, Amerikan istihbaratının ve askeri yönetiminin yaptığı hatalar, saldırının ne denli yıkıcı olacağını tam olarak öngörememeleri ve bunun sonucunda yaşanan acı kayıplar detaylı bir şekilde işleniyor.
Film, sadece savaş sahneleri ve aksiyon ile sınırlı kalmıyor. Seyirciye dönemin Amerikan siyasetini, halkın savaşa bakışını ve psikolojisini, tepkilerini çok gerçekçi bir şekilde aktarıyor. Ayrıca Japonların stratejik planlamalarını, kararlılıklarını ve saldırıyı nasıl ustaca gerçekleştirdiklerini gösteriyor.
Bu tarihi olayı beyaz perdeye aktarırken, detaylarına sadık kalınması ve olayların gerçekçi bir şekilde aktarılması filmin değerini artırıyor. Tüm bu detayların yanı sıra filmin yönetmenliği, oyunculukları ve teknik anlamda başarılı bir yapım olduğu da aşikar. Böylelikle, izleyici hem bir tarih dersi alıyor hem de sinema sanatının inceliklerini görme şansı elde ediyor.
Bu filmi izlerken, 1941'in acı dolu günlerini hissedeceğiniz, dönemin Amerika'sını ve Japonya'sını daha iyi anlayacağınız bir deneyim sizi bekliyor. Dolayısıyla, bu film sadece bir savaş filmi değil, aynı zamanda bir tarih, strateji ve psikoloji dersi. Gerçekçi tasvirleri, başarılı oyunculukları ve dramatik anlatımı ile kesinlikle izlenmeye değer bir yapım.
